21 Nisan 2010

Io sono Stefano

Stefano Domenicali. Ferrari Formula 1 takımının Jean Todt'tan sonraki direktörü, patronu. Kısaca bilgi vermek gerekirse, hayatı boyunca sadece Ferrari'de çalıştı, en aşağılardan başlayıp tepeye vardı ve Formula 1 takımının başına geldi. 2007'de bu göreve atandığı açıklandı ve pit duvarından takımı yönetmeye başladı, 2008'den beri de bu görevi resmi olarak yapıyor.

Domenicali, Ferrari'ye, firmanın/takımın çok önemli bir zamanında geldi. Michael Schumacher, Jean Todt, Ross Brawn liderliğinde Şahlanan At'ın, F1 tarihinde görülmemiş bir şekilde şahlanmasının hemen ardına geldi Italyan. Ve belki de F1'in en köklü takımının, en büyük kabuk değiştirmesinde pivotal bir rol üstlenmeye geldi.

Ve geçen zamana bakınca, kişisel olarak Domenicali'nin, görevini layıkıyla yapamadığını, elindeki işi yüzüne gözüne bulaştırdığını düşünüyorum. Niye mi?

2007'de Raikkonen'in gelen şampiyonluğu var ama burada, son ana kadar geride olan Kimi'den çok, bütün sezon boyunca dominant olan araçlarında birbirlerini yiyen iki Mclaren pilotunun rolü var. Yani Kimi'nin kazandığı değil Hamilton-Alonso'nun kaybettiği bir şampiyonluktan söz edebiliriz. Ferrari'nin kazandığı Markalar Şampiyonluğu'nun da, spy-gate skandalı ile geldiğini hatırlayalım.

2008... Raikkonen'in, şampiyonluktan sonra motive olmadığı ve kimsenin onu motive edemediği bir sezon. Bu sırada Massa'nın şampiyonluk yarışında öne geçtiği ama Hamilton'a kaybedilen bir sezon. Massa'nın kazandığı yarışlar hep Ferrari'nin dominant olduğu ve önden başladığı yarışlar. Tek istisna Belçika GP'si. Biraz daha açarsak, Hamilton'ın kazandığı ama verilen ceza ile galibiyetin Massa'ya gittiği Belçika 2008. Yani Domenicali ve ekibi, zor anlarda karar vererek yarış kazanmamışlar; zaten hızlı oldukları pistlerde düz yarışlar kazanmışlar.

Aynı sene Hamilton'ın kazandığı yarışlara bakalım. Kazandığı 5 yarıştan sadece Çin GP'si normal bir yarış. Diğerleri: neredeyse herkesin yolda kaldığı Avustralya, kaza yapmasına rağmen yağmur altında kazandığı Monaco, Massa'nın 5 spin attığı yine yağmurlu Ingiltere ve Glock'un kazasıyla alt üst olan Almanya. Bunlara ilaveten yağmurlu Brezilya GP'sinde Massa'nın kazandığını ama Hamilton'ın geriden gelerek yeterli puan almasını, bir de Singapur GP'sinde Massa'nın pitstop rezaletini hatırlayalım. Bütün kaos yarışlarında Mclaren, Ferrari'den daha doğru kararlar vermiş ve Hamilton'ı Massa'nın önünde şampiyon yapmıştı. Hatta Ferrari'nin doğru karar verdiğini ben göremiyorum.

Ve 2009... Domenicali'nin altındaki ekibin ilk defa tek başlarına imza atacakları aracın doğum yılı. Geçen sene olanları hatırlatmanın gereği yok heralde. Ferrari ile Mclaren'in çok geride başladığı ama Mclaren'in bir süre sonra bir kaç yarış kazanacak kadar kendini geliştirdiği, Ferrari'ninse KERS sayesinde tek bir yarış kazandığı yıl oldu 2009. Bunun yanında Massa'nın ciddi kazası var geçen seneden. Barrichello'nun aracından kopan parçaya kimsenin müdahale etme şansı yok tabi ki. Ama sonrasında takımdaki kaosu kontrol etmek Domenicali'nin işi. Schumacher'i getirmek için çok çabalayan ve ona fazla güvenen takım, sonunda Luca Badoer'e kalmış ve tarihinde ilk defa iki yarış üstüste gridin son sırasında yer almıştı. Sonrasında da yana yakıla Fisichella'nın getirilişi var. Burada kaosun iyi yöneltildiği söylenebilir mi?

Sezon sonunda 2007 dünya şampiyonluğundan beri motive edilemeyen Raikkonen takımdan (ve spordan) ayrılırken yerine Alonso getirildi. Bu kadar sene Ferrari'ye geçeceği konuşulan, dedikoduların bir türlü durdurulamadığı değişiklik oldu yani. Aynen şimdi ki Massa-Kubica dedikoduları gibi.

Kırmızılar, 2009 sezonunun ortasında aracı geliştirmeyi bırakıp 2010'un aracını geliştirmeye başlamışlardı. Bu sefer araç hızlıydı (sezon açılışında duble yaparak da bunu kanıtladı) ama Red Bull ve zaman zaman Mclaren daha hızlıydı. Bunun yanında, sezonun 4 yarışı geride kaldığında Domenicali, kaoslu, doğru karar, güçlü liderlik gerektiren yarışlarda hala başarılı değil. Malezya'da yağmuru yanlış yorumlayarak iki Ferrari'nin birden Q1'de elenmesi, tam anlamıyla bir rezalet. Burada neyse ki Mclaren de aynı hatayı yaptı da tek eleştirilen olmadılar. Çin de ise Massa ve Alonso'nun pite girerkenki kapışması konuşuldu. Şu anda verilen dostluk mesajları, 2007'de Hamilton-Alonso'nun verdiği dostluk mesajları gibi: yatsının mumu pist üstünde kameralar önünde inkar edilemeyecek şekilde kapışana kadar yanar.

Benim gördüğüm, göreve geldiğinden beri Domenicali'nin, üstündeki baskıyı kaldıramadığı ve fırtınalı havalarda gemiyi limana getiremediği. Jean Todt-Ross Brawn günlerinde yarış içinde taktik değiştirip kazanan bir takım, şu anda düzgün gitmeyen her yarışta geride kalıyor. Bunda da pilotlardan, teknisyenlerden, taktikçilerden çok liderin suçu var diye düşünüyorum.

Yani olayı basitleştireyim, eğer Ferrari, altın yıllara geri dönmek istiyorsa bunun adresi belli. Skor basını dilinde yazarsak, "Domenicali istifa!".

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails